🐖 Hükmün Açiklanmasinin Geri Birakilmasi Soruları
I GENEL OLARAK HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI Ceza hukuku anlamında hükmün açıklanmasının geri bırakılma-sı; verilen hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmaması halidir. (CMK m. 231/5). Burada erteleme karar türünden farklı olsa da daha lehe sonuçlar doğuran hukuki niteliği ve kapsadığı suçlar
Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması. T.C. YARGITAY Ceza Genel Kurulu. Esas: 2009/4-13. Karar: 2009/12 Karar Tarihi: 03.02.2009. ÖZET: İtiraz merciince, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına. ilişkin karar, suça ve sanığa ilişkin objektif uygulama koşullarının var olup olmadığı ile sınırlı olarak
17hÜkmÜn aÇiklanmasinin gerİ birakilmasi (hagb) nedİr? Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ceza mahkemelerindeki yargılama sonucunda yetişkinler için 2 yıl veya daha az, suça sürüklenen çocuklar için de 3 yıl ve daha az süreli hapis cezası ya da adli para cezası alınması halinde sanığın kabul etmesi halinde
tc. ankara Ünİversİtesİ sosyal bİlİmler enstİtÜsÜ kamu hukuku (ceza ve ceza usul hukuku) anabİlİm dali hÜkmÜn aÇiklanmasinin gerİ birakilmasi yüksek lisans tezi
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (HAGB) NE DEMEKTİR ? Hükmün açıklanmasının geri bırakılması, mahkumiyet kararının sanık hakkında hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder (CMK m.231/5).hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde dava derdesttir. Kişi sanık sıfatını taşımaya devam etmektedir.
CEZAYARGILAMASINDA. HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI KURUMU -GİRİŞ; Yürürlükten kaldırılan 765 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanundaki düzenleme de erteleme bir koşullu atıfet kurumu niteliği taşımakta, deneme süresi içerisinde yeni bir suçun işlenmemesi halinde mahkûmiyet vaki olmamış sayılmaktaydı.
Sanıkhakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmamasını ifade eden ve doğurduğu sonuçlar itibariyle karma bir özelliğe sahip bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, denetim süresi içinde kasten yeni bir suçun işlenme¬mesi ve yükümlülüklere uygun davranılması halinde, geri
Danıştay Birinci Daire Esas No: 2009/221 Karar No: 2009/535. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinde düzenlenen "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" müessesi ile doldurulmuştur. Madde 231- (5) "Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza, iki yıl veya daha az süreli
HükmünAçıklanmasının Geri Bırakılması. ISBN: 9789750248443 2018 1. Baskı Ceza Hukuku Akif Yıldırım Seçkin Yayıncılık. Kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezalara son çare başvurulması eğilimi, özellikle cezaevlerinin de dolmasıyla son yıllarda kendini göstermiştir. Bu kapsamda modern ceza adalet sistemlerinde kamu
Hükmünaçıklanmasının geri bırakılması demek; sanık için herhangi bir yaptırım olmaması anlamına da gelir. Hükmün açıklanmasının ertelenmesine karar vermek amacıyla; Sanık daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum edilmemiştir., Mahkeme, sanığın kişilik özellikleri, tutum ve davranışlarını değerlendirip tekrar
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (CMK231/5) ERTELEME (TCK 51) 1)2 yıl veya daha az süreli hapis cezası veya adli para cezası cezaları. 2)Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmuş olmaması şartını aramaktadır. Yargıtay buradaki sicil şartını hafifletmiştir yani Yargıtay bu şartı mahkumiyetin
Hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması (1) Madde 231 – (1) Duruşma sonunda, 232 nci maddede belirtilen esaslara göre duruşma tutanağına. geçirilen hüküm fıkrası okunarak gerekçesi ana çizgileriyle anlatılır. (2) Hazır bulunan sanığa ayrıca başvurabileceği kanun yolları, mercii ve
nk9Y. Türk Ceza Kanununun Millete ve Devlete Karşı Suçlar başlıklı dördüncü kısmının; dördüncü, beşinci, altıncı ve yedinci bölümlerinde düzenlenmiş olan Devletin Güvenliğine, Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine, Milli Savunmaya, Devlet Sırlarına Karşı Suçlar ile Casusluk suçlarından hüküm giyen kişiler Devlet Memurları Kanununa göre memur olamazlar. Bu suçlardan hüküm giyenlerde verilen cezanın miktarı önemli değildir. Hükümlü bu suçlardan dolayı bir günlük ve ya hapis cezası alması önemli değildir. Hükmedilen bu ceza affa uğrasa dahi, yine de memur olamaz. Ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinden yararlanmış olan kişilerin henüz kesinleşmiş bir mahkûmiyeti olmadığından ve yine denetim süresini iyi halle geçirmiş olan kişiler hakkında da açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak davanın düşmesine karar verileceğinden bu kişilerin memur olmaları mümkündür. Zira haklarında kesinleşmiş bir mahkumiyet karar bulunmamaktadır. Danıştay 12. Dairesi 2013 tarihli bir kararında Sanık hakkında HAGB kararı verilmiş olmasının memuriyete etki etmeyeceği açıkça belirtilmiştir. Karar şu şekildedir. “657 sayılı Yasa’nın 48/A-5, 98/b maddeleri uyarınca tesis edilecek işlemlerin tamamen ceza yargılamasının sonucuna bağlı olması ve işlem tarihinde davacı hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı bulunması nedeniyle dava konusu hukuka uygun olarak tesis edilmiş ise de; mahkumiyet hükmü davacının başvurusu üzerine uyarlanmış ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi uyarınca davacı hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Hagb kararı verilmesi nedeniyle davacının memuriyet görevine son verilmesi hukuka aykırıdır Danıştay 12. Daire – Karar 2013/439.
İlk kez tarihinde yürürlüğe giren 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kurumu kabul edilmiştir. Daha sonra 2006 yılında yetişkinler için Ceza Muhakemesi Kanunun 231. maddesine eklenen 5 ila 14. fıkralar arasında düzenlendi. Yetişkinler için önce, sadece şikâyete bağlı suçlarla sınırlı olarak, hükmolunan bir yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası için kabul edilmişti. Daha sonra tarihinde yürürlüğe giren gün ve 5728 sayılı Yasa ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231. maddesinin 5 ve 14. fıkralarında yapılan değişikliklerle hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezaları için de uygulanabilir hale getirildi. Başlangıçta yetişkin sanıklar hakkında şikâyete bağlı suçlarla sınırlı olarak uygulanan bu kurum, Anayasanın 174. maddesinde güvence altına alınan İnkılâp Yasalarında yer alan suçlar dışında, tüm suçları kapsayacak şekilde yeniden düzenlenmiş oldu. Sadece Terörle Mücadele Kanununda ve Askeri Ceza Kanununda yer alan suçlar bakımından, tarihinde yürürlüğe giren 5739 sayılı Kanunla bu kurumun uygulama koşullarında daraltma yapıldı. 5739 sayılı Kanunla değiştirilen Terörle Mücadele Kanunun 13. maddesine getirilen kısıtlamaya göre; TMK kapsamına giren suçlarla ilgili olarak CMKnin 231 inci maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilemez. Verilen hapis cezası seçenek yaptırımlara çevrilemez ve ertelenemez. Bu maddenin birinci fıkrasının, Ancak bu hükümler onbeş yaşını tamamlamamış çocuklar hakkında uygulanmaz şeklindeki ikinci cümlesindeki onbeş yaşını tamamlamamış ibaresi 25 Temmuz 2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı kanunla yürürlükten kaldırılmıştır. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı nedir? Öncelikle, sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünün hukuki bir sonuç doğurmaması demektir. Sanık hakkında belli koşullara uyulursa mahkûmiyet hükmünün ortadan kaldırılması ve düşme kararı verilmesidir. CMKda denetim süresi olarak belirlenen beş yıl içinde; sanık tarafından kasten yeni bir suçun işlenmemesi halinde ve yine bir yıldan fazla olmamak üzere ve eğer sanık mahkeme tarafından verilen denetimli serbestlik tedbirlerine uygun davranırsa, hakkında verilmiş olan açıklanması geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak kamu davasının düşürülmesine karar verilir. Böylece, son aşamada verilen düşme kararı ile devletle sanık arasındaki cezai nitelikteki ilişki sona ermiş olur. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının kararı hangi koşullarda verilir? Yargılama sonunda, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü verilmeli ve hükmolunan ceza ise iki yıl veya daha az süreli hapis cezası veya adli para cezasından ibaret olmalıdır. Suç, Anayasanın 174. maddesinde güvence altına alınan İnkılâp Yasalarında yer alan suçlardan olmamalıdır. tarihinden itibaren işlenen suçlarda ise, suç 3713 sayılı TMK ve 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu kapsamında yer alan suçlardan olmamalıdır. Yargılanan sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm olmamış olması, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi gerekir. Bir de Mahkemece, sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, sanığın yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate ulaşması gerekir. Tüm bu koşulların bulunması halinde, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilecek ve sanık beş yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulacaktır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu E. 2008/11-250,K. 2009/13 T. Kamuoyunda taş atan çocuklar ile ilgili olduğu bilinen 22 Temmuz 2010 kabul tarihli ve 6008 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 25 Temmuz 2010 günlü ve 27652 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu Kanunun 7 inci maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinin altıncı fıkrasının sonuna Sanığın kabul etmemesi hâlinde, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmez. cümlesi eklendi. 6008 sayılı aynı Kanunun Geçici 2. Maddesine göre; Geçici Madde 2 Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiş olanların, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren onbeş gün içinde mahkemeye başvurmaları halinde, mahkemece, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı geri alınır ve Ceza Muhakemesi Kanununun 231 inci maddesinin yedinci fıkrasındaki kayıtla bağlı olmaksızın, başvuruda bulunan sanık hakkında yeniden hüküm kurulur. Bilindiği üzere, örneğin TCKn un 285 Gizliliğin İhlali, veya TCK. 288 inci Adil Yargılamayı etkilemeye teşebbüs maddesi gibi hükümlere aykırılıktan yargılanarak hakkında iki yıl veya daha az hapis cezası verilerek hüküm kurulmuş ama hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilerek 5 yıl denetim süresine tabi tutulan kişiler ve başta gazeteciler haklarındaki bu karara sadece itiraz edebiliyordu. Hükmün Yargıtay tarafından esastan incelenmesi mümkün olmuyordu. Özellikle gazeteciler açısından verilmiş bu tür hükümlerin çokluğu sorun yaratıyordu. Sistemi değiştiren bu Kanun gereği 25 Temmuz 2010 tarihinden itibaren 9 Ağustos 2010 tarihine kadar; haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olan gazeteciler, kendileri hakkında karar veren mahkemeye yeniden başvurmak suretiyle, haklarında yeniden hüküm verilmesini talep etme hakkına sahiptir. Mahkeme önceden verdiği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararını geri alacak ve yeniden kurulacak olan hüküm bakımından, CMKnun 231/7 inci maddesine bağlı kalmayacaktır. Yani, daha önce eğer hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kararı verilirse erteleme veya seçenek yaptırım kararı verilemiyordu. Yapılan değişiklikle, eğer başvuru yapılırsa yeniden yapılacak olan yargılamada, mahkûmiyet kararı verilirse hükmolunan hapis cezası ertelenebilecek veya kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilebilecektir. Artık, yargılanan sanığa duruşmada yargıç tarafından; eğer hakkında mahkûmiyet kararı verilecek olursa ve koşulları varsa, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip verilmemesini isteyip istemediği sorulacaktır. Sanık kabul etmezse, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyecektir.
hükmün açiklanmasinin geri birakilmasi soruları